İnsanların toplumda kabul görmesi ve kendisini gerçekleştirmesi ancak iç disiplini sağlaması ile mümkün olabilir. Hayatı planlı, düzenli ve disiplinli yaşamak insanın yaşam standardına artı değer katacağı bilinir. İstikbal için, kendisini disipline etmiş, potansiyelinin farkında olup, bilinçli bir şekilde hareket eden, sevk ve idareyi iyi yapabilenler kendilerini gerçekleştirilebilir.
Toplu halde yaşayan insanlar kendiliğinden kurallara uymak zorundadır. Bu da dıştan gelen denetim ile kurallara uymak zorunda bırakır. İnsanları yaşadığı toplumun yapısına bağlı olarak disipline olurlar.Hak ve özgürlüklerin tesis edilmesi açısından dış disiplinden ziyade, iç disiplini sağlamaları olabilir.Baskıdan ve dayatmadan kurtulan bireyler, kendini daha iyi ifade edip, kendisiyle ve dolayısıyla toplumla barışık yaşar.
Yaratılış olarak insan fıtratında kötülük eğilimlerinden çok, iyilik eğilimleri ağır basar. Bireyi toplumda kötülüğe sevk eden, aile yapısı, çevre, arkadaş grubu gibi etkenler devreye girer. Yani burada birey iç ve dış disiplinden kopuk yaşamıştır.
Benliğin gelişmesinde ve tanınmasında özeleştiri de önemlidir. Yani bireyin objektif olarak kendisini kritik (değerlendirme) etmesidir. Eleştiri noktasında, iyi bir analiz yapılırsa, birey kendisini disipline edebilir.Kendi yeteneklerini, zaaflarını, güçlü yanlarını ve düşünme tarzını keşfeden birey hem kendisiyle hem de toplumla entegrasyonu gerçekleştirmiştir.İnsanlarla iyi geçinir, hoşgörülüdür.Baskıdan ve mecburiyetten değil, daha iyi bir yaşam için toplumsal kurallara uyar ve bu kuraların uygulanması noktasında sorumluluk bilincine varmıştır.
Modern çağın gereği, insanları sadece akıl sahibi düşünen bir yaratık değil, başkasını da seven, sayan, topluma entegre olmuş, problem çözen, yaratıcı ve sürekli gelişen bir varlık olarak kabul edilmesi gereklidir. Burada eğitimin rolü hiçbir zaman unutulmamalıdır. Çağımızın en büyük hastalıklarına baktığımız zaman, toplumun gelişmişlik düzeyi ile karşılaştırabiliriz.Gelişmemiş toplumların, fiziksel hastalıklardan ziyade, çok ruhsal hastalıklarla boğuştuğunu görebiliyoruz.
Toplumsal barışın sağlanmasında, kendisiyle barışık, iç disiplini sağlamış, eğitilmiş insan gücüyle olabilir. Bunu gerçekleştirmek için; eğitimin kalitesini artırmak, bir zümreye değil, tüm bireylerin dahil edileceği eşit eğitim hakkını tesis etmek, eğitim kurumlarının standardını artırmak, insanı seven, yaşamayı seven, zevk alan, işinde uzman ve yol gösterici eğitimciler ile olabilir.
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir, teşekkür ederiz.
YorumlarToplam 29 yorum mevcut
ALİ KALKAN @psk.emin kurtay 8 yıl önce yorumlandı
hocam harikasiniz insani derinden etkileyen konuşmalar yapiyorsunuz
MUSTAFA KURTAY 8 yıl önce yorumlandı
gerçekten insani derinden etkileyen konuşmalar yapiyorsunuz sizi destekliyorum....
seyda 8 yıl önce yorumlandı
sayın hocam katılmamak elde değil ama cahillerin ülkeyi yönettiği yerde eğitim ve adaletten bahsetmek mümkün değil
hüseyin 8 yıl önce yorumlandı
bağıralım tek şart eğitim ama eşit eğitim slmlar
sertap 8 yıl önce yorumlandı
öğrtmenim eğitim camiası herkes sizin gibi duyarlı olsaydı bu cehalet olmazdı slm
gurbet 8 yıl önce yorumlandı
eğitimin olmadığı yerde eğitimden bahsetmek mümkün mü değil syg.hoce
meerrt 8 yıl önce yorumlandı
hocam harikası yazınız çok güzelmiş
hoce 8 yıl önce yorumlandı
her sene başka sistem hadi olmadı bize uymadı değişssin kafayı değiştir önce slm
rıdo 8 yıl önce yorumlandı
nerde eğitim hocam birileri özel birileri seçilmiş diğer tarfta itilmiş bu mu adalet slmlar
kadir 8 yıl önce yorumlandı
hep bağımlı yaşamayı bırakalım potnsiyel var ama bunu yapacak beyin lazım bize
bıra 8 yıl önce yorumlandı
kardeşim makelen güzel zevkle okuyorun yazılarınız haftalık olsa sevimnirim selmlar
fidan 8 yıl önce yorumlandı
uzakta olsamda sizi okuyor ve seviyouz hocam adaletin refahın düzenin tesis edilmesi için tek şart insanlara eşit eğitim sevgiler
eda 8 yıl önce yorumlandı
yazık bu insanlara çocuklarımızı kobay yaptılar bu sistam olmadı hadi değiştirelim alt yapısı olmaden yazık allah görüyor umarım sorun bu sene büyük olmaz tşk
serdar 8 yıl önce yorumlandı
eğitime verilen değer bu olmamalı dışardan ithal sistemlerle eğitim sorunu çözülmez kendi özümüze dönelim slm hocam
ş.a 8 yıl önce yorumlandı
toplumla entegrasyonu sağlamak için uzaklara gitmayelim kendi içimizle entegre olalım
aslı 8 yıl önce yorumlandı
eğitimcinin ekmek parası derdine düştüğü ve itibarının ayaklar altında dolaştığı bir yerde başarıdan ve refahtan bahsedilirmi hocam slm
pınar 8 yıl önce yorumlandı
nüdürüm gün geçtikçe sizi zevkle okumaya daha da şevkle okuyoruz eğitimciden bu beklenir sizin gibi bir insanı tanımak muhteşem ve şans sizi seviyoruz
merdo 8 yıl önce yorumlandı
baba harikasın bir yazınız diğerini kıskandıracak düzeyde takipçiniziz sevgilerle
nergiz 8 yıl önce yorumlandı
öğretmenim öncellikle yazınız toplumu aydınlatıcı ve bilgilendirici kişiliğiniz ile yazılarınız birleşince muhteşem bir karekter ortaya çıkıyor saygılar
sero 8 yıl önce yorumlandı
başkanım makale yaılış ve mantık açısından özenle yazılmış sizi seviyoruz slm
mali 8 yıl önce yorumlandı
seyidim yazınız enfes herkes okusunda ders alsın yatırım silaha değil insana yapılmalı slmlar
seval 8 yıl önce yorumlandı
öğrt teşk sizi takip etmeye ve okumaktan zevk almaya devam öğretmeni bu kadar değersizleştirirseniz topluda sorunlar artar
sevgi 8 yıl önce yorumlandı
değerli hcm slm toplumun kanayan taraflarına parmak bastığıınız için teşekkürler toplumun reçetesi belli eğitilmişi insan gücü
demet 8 yıl önce yorumlandı
eğitimden anlamayanları başa getiriseniz size sunacakları bu kadar olur slm hocam
tuba 8 yıl önce yorumlandı
hocam döktürmüşsünüz vallahi gerçekten cevher var sizde saygılar
emin kurtay 8 yıl önce yorumlandı
ek olarak bugun türkiyede insanlar boş sebeplerden birbirini öldürüyorsa bu acizlik ve psikolojik sorun oldugunu unutmayalım,hiçbir mahkum suçlu değildir,yaptıgı suçu istem dışı yapar,bu istemi yenmek için hocamızın yazarımızın makalesinde değendiği çok önemli konuyu yerine getirmemiz lazım ...
emin kurtay 8 yıl önce yorumlandı
yorumunuz iççin çok tşkler,aslında benım yorumumu özetledin,yaşadığımız yüzyılda imkanlar bunu elveriyor,her insanın psikolojik sorunları olmayabilir ve her insan psikolojik sorunu var die psikologa ihtiyaç duymayabilir,bazı önemli adımlarda ve kararlarda bile ihtiyaç duyarsın,melesef bu türkiyede aşılanmadı,psikolog diyeince akla gelen ilk şey deli doktorudur...
emre 8 yıl önce yorumlandı
sayın kurtay! mesleğiniz olduğundan dolayı halkımıza artık psikolog kavramını aşılamamız gerektiğini söylüyorsunuz ancak ben de size şunu sormak istiyorum. acaba psikoloğa giden herkesin psikolojisi gerçekten düzeliyor mu? psikolog dediğiniz meslek doktorların çaresini bulamadığı hastalara psikolojiktir birşeyiniz yok evinize gidin diyerek önemsemediği kadar boş bir meslek midir? cevabınız için şimdiden teşekkür ederim...
psk.emin kurtay 8 yıl önce yorumlandı
toplumumuzun en buyuk eksıklerınden bır tanesıdır,haberleri takip ettigimde vahim olaylari,haberleri̇ saşkinlik i̇çeri̇si̇nde okumaktayim bu eği̇ti̇mi̇n eksik oldugunu hepi̇mi̇z hemfi̇ki̇ri̇z,bence halkimiz artik psi̇kolog kavramini asilamamiz doğru olur tşkler...