banner113

Dünyadaki Silah Tüccarları ve Silah Pazarındaki Ülkeler

Dünyanın tüm silah pazarları kimlerin elindedir? Silah pazarlarını hangi ülkeler kendi ellerinde tutuyorlar? Bu pazarlarda silah arz edenleri ile bu silah pazarında ki müşteriler kimlerdir?
İsveç’in başkenti ve en büyük şehri olan Stockholm Uluslar arası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün,Stockholm International Peace Research Institute (SIPRI) 2012 yılında yayınlanan raporda;
2008 ve 2012 yılları arasındaki dönemlerde 5 büyük konvansiyonel olan silah satıcıları ülkelerin ve küresel silah ihracatındaki yüzdelikleri şu şekilde rapor’a geçirilmiştir.
Birinci sırada,Yüzde 30’luk bir dilim ile United States of America (USA) yani Amerika Birleşik Devletleri,ikinci sırada ise,Yüzde 26’lık bir dilim ile Rusya Federasyonu,üçüncü sırada ise,Yüzde 7’lik bir dilim ile Almanya Federal Cumhuriyeti, dördüncü sıradaysa yüzde 6’lık bir dilim ile Fransa Cumhuriyeti, bunları takiben de yüzde 5’lik bir dilimle Çin ülkesi yer almaktadır.
Raporda da görüldüğü gibi,son 20 yılda ilk sıralarda yer alan Britanya’nın da ilk kez ilk sıraların dışına düştüğünü görmekteyiz.
Çin’in de silahların satışında,deyim yerindeyse gerçekten de “ patlatan “ bir ülke konumunu almıştır.Bu ülke 2003 ile 2007 yıllarından ayrı 2008 ile 2012 dönemine gelirken yüzdelik olarak yüzde 165 bir artış yaptığı görülmektedir.Çin’in silah satışları payı yüzdelik olarak 2’den 5’e çıkarmayı başarmıştır. Stockholm Uluslar arası Barış Araştırmaları Enstitüsü,Çin’in silah satışlarının patlamasını Pakistan’a bağlıyor.
Stockholm Uluslar arası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) raporunda yer alan notlar arasında,Avrupa ülkelerine baktığımız zaman da,ekonomik krizlerden etkilenen ülkeler olduğu için silah siparişlerinin de azalttıkları da yer almaktadır.
Hollanda ve İtalya’nın, F-35 (Joint Strike Fighter-Müşterek Saldırı Uçağı) savaş uçaklarının siparişlerini de azalttıklarını görülmektedir.Burada da diğer ülkelerden Hırvatistan,Bulgaristan ve Romanya’nın da ikinci el savaş uçaklarına yöneldiği de belirtilmektedir.
Rusya burada silah satışlarında rekora koşmaktadır.Suriye satın aldıkları silahların neredeyse yüzdelik olarak 21’ini Rusya’dan almıştır.
Avrupa ülkesinde bulunan Yunanistan’ın silah alınımları 2003 ile 2007 dönemlerinden 2008 ile 2012 dönemlerine göre yüzdelik olarak yüzde 61 oranında azalmıştır.Bu dönemler arasında en büyük 4.silah ithalatçısı olan Yunanistan, Stockholm Uluslar arası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün yayınladığı 2012 raporunda 15.sıralara düştüğünü görmekteyiz.2006 ile 20120 yılları arasında Yunanistan,Almanya’nın sattıkları silahların en büyük silah müşterilerinden biri olduğu ve Fransa’nın da en büyük üçüncü büyük alıcılarındanmış.
Ortadoğu ülkeleri tüm dünyadaki silah ithalatlarının yüzde 17’sini yapmaktadır.Aynı zaman da Ortadoğu’nun bu ithal ettikleri silahların da yüzde 17’lik kısmın tamamı da Türkiye’ye aittir.Buradan da Türkiye’nin tüm küresel ülkelerin silah alıcılarının içerisindeki yüzdelik payı da 3’e yakındır.
Silahlara en fazla para harcayanların başında Ortadoğu ve Asya ülkeleri yer almaktadır.Küresel savunma harcamalarını belgeleyen son raporlara göre de,2009 yılından şimdiye kadar ilk kez silah harcamaları fazlasıyla artış göstermiştir.
IHS Jane Aerospace (Havacılık ve Uzay) Yıllık Savunma Bütçelerinin Raporlarına göre, “Ortadoğu,Asya ve Rusya ülkelerinin,bu yıllarda ki beklenen küresel askeri harcamalarındaki büyümelerinin arkasındaki büyük ve itici gücün ve 2016 yılına kadar ki süreci de kurtaracaklarını” ifadeleri yer almaktadır.
Silah alınımlarında geçen yıllara göre en fazla büyüyen beş savunma pazarından dördü Ortadoğu’dadır.
Arap ülkelerin de Suudi Arabistan ve Umman’ın son iki üç yıldaki askeri bütçelerini yüzde 35’lere yükselirken,Suudi Arabistan’ın başkenti olan Riyad’ın savunma bütçesinin de 10 yıl içinde dört kat artması da dikkat çekiliyor.
Ortadoğu ülkelerin de yer alan Bahreyn ve Irağın da 2013 yıllarında silah bütçelerini en fazla artıran ülkeler arasında ilk sıralarda yer almıştır.
Genel olarak;Küresel savunma harcamalarının 2009 yılından bu yana ilk defa ciddi anlamda artış göstererek 1.547 triyon dolara ulaşması beklenmektedir.
United States of America (USA) yani Amerika Birleşik Devletleri geçen yıllarda savunma alanları için tahminen 600 milyar dolara yaklaşık harcarken,Çin’in yaklaşık olarak 140 milyar dolar,Rusya’nın da 70 milyar dolara yakın harcadığı ve İsrail’in savunma bütçesinin de 2013 yılında 15 milyar dolar olduğu bilinmektedir.Bu rakamların da önümüzdeki yıllar içerisinde yüzde 45 oranında artması da beklenmektedir.
Silah tüccarları çekişmelerin,terör kaygılarının ve savaşların son bulmasını hiçbir zaman istemezler.Bundan dolayıdır ki özellikle Afrika’nın ve Ortadoğu’nun yakasını hiçbir şekilde bırakmamışlardır.Silah tüccarları her zaman en ufak kıvılcımlardan,yangınların çıkmasına fazlasıyla çaba harcamışlardır.
Bu silah tüccarlarının,gayelerinde ki oluşumları dünkü diktatörleri kendilerine bağımlı hale getirmeleri,bugünse hedefledikleri halklar var.
Batılı güçlerin de ,değerleri ile çıkarları arasında kaldıklarında bu gibi durumlarda olduğu gibi kendi çıkarlarına yenilmektedirler ve silah gereksiniminin artmasına giden yollara göz yummaktadırlar.Çünkü silah ticaretinde artışların,silahları üretenlere ev sahipliği eden menşe ülkelerin de ekonomik krizlerden çıkış yolu olarak görülmektedir.
Son sözüm olarak;
Ermeni asıllı besteci ve sanatçı Aram Tigran’ın ;
“Dünyaya bir daha gelsem; ne kadar tank,tüfek ve silah varsa hepsini eritip saz,cümbüş ve zurna yapacağım.”
 Sözleriyle noktalamak istiyorum.
“Mehmet Kızılkaya”

YORUM EKLE