Mardin’de Mêrdîn Bertolt Brecht Sahne Açıldı

KÜLTÜR SANAT

Mardin’de kültür ve sanat hayatına yeni bir soluk getirmesi beklenen Brecht Sahne, düzenlenen özel bir etkinlikle kapılarını açtı.

Mardin Eczacılar odasında yer alan sahnenin açılışı, sanatseverlerin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi.Açılış etkinliği kapsamında katılımcılara, sahnenin amaçları ve vizyonu hakkında bilgilendirme yapılırken yerel sanatçılar da kısa performanslarla izleyicilere keyifli anlar yaşattı. Açılışa özel gerçekleştirilen ücretsiz etkinlikte aynı zamanda sahne açılışına dair bir sinevizyon gösterisi de gerçekleştirildi.Organizatörler, Brecht Sahne’nin Mardin’de tiyatro, müzik, söyleşi ve atölye gibi birçok farklı etkinliğe ev sahipliği yapacağını belirtti.Mêrdîn Bertolt Brecht Sahne koordinatörü Kadir beyin konuşmasında;
"Değerli dostlar, sanatseverler, tiyatroya gönül vermiş insanlar...

Bugün burada, yalnızca bir sahnenin açılışında değiliz.
Aslında bir rüyanın ete kemiğe bürünüşüne tanıklık ediyoruz.

Mêrdin Brecht Sahne, bir gün bir anda kurulmadı.
Bu mekân, aylarca süren emek, inat, inanç ve sevgiyle örüldü.

Tozun, sesin, gürültünün, belirsizliğin içinden bir umut doğdu.

Kimi zaman malzeme bulamadık,
kimi zaman bir umut için günlerce bekledik,
kimi zaman “yapamazsınız” diyen sesler yükseldi.
Ama biz biliyorduk:
Bir sahne, sadece bir yer değildir — bir tavırdır, bir duruştur.

Ve biz bu duruşu, birlikte var ettik.

Bu sahne, emeğin sahnesidir.

Çalışırken elleri MDF tozuna bulanmış,
ışık kablolarını çekerken düşleri kuruyan,
her gün buraya bir taş, bir fikir, bir nefes koyan insanların sahnesi.

Biz bir bina yapmadık.
Biz bir ruh inşa ettik.

Adına “Mêrdin Brecht Sahne” dedik çünkü bu şehir, düşüncenin, sözün ve cesaretin şehridir.

Bertolt Brecht’in “sorgulayan tiyatrosu” bizim için bir yoldu, ama o yolu Mêrdin’in taşlarına, halkının sesine, diline, rengârenk yüzlerine dokundurarak yürüdük.

Biz istiyoruz ki, bu sahnede yalnızca oyunlar değil,
tartışmalar, düşler, direnişler, buluşmalar da olsun.

Çünkü tiyatro sadece anlatmak değildir;
insanı insana anlatmak, insanda insanı hatırlatmaktır.

Bugün burada bir perde açılıyor belki,
ama biz o perdenin arkasında hep birlikteyiz.

Bu sahne; çocukların ilk kez ışığa baktığı,
gençlerin kendini ifade ettiği,
kadınların sözünü özgürce söylediği bir yer olacak.

Bu sahne, yalnız sanatın değil,
dayanışmanın da mekânı olacak.

Her tahtasında bir alın teri,
her vidasında bir umut,
her köşesinde bir inat var.

Bu süreçte yanımızda olan, inanarak desteğini esirgemeyen herkese yürekten teşekkür ediyorum.

Bizler tiyatroya sadece bir sanat dalı olarak değil,
bir yaşam biçimi olarak bakıyoruz.
Çünkü biliyoruz ki,
bir şehirde bir sahne yanarsa,
o şehir artık eskisi kadar karanlık olamaz.

Bugün o ışık Mêrdin’de yanıyor.
Ve bu ışık, sizlerin gözlerinde, sözlerinde çoğalacak.

Tiyatro, bizim için bir oyun değil,
bir direniş biçimidir, bir varoluş halidir.

Şimdi, bu yeni başlangıcı birlikte kutlarken,
size sadece bir davette bulunuyorum:

Gelin, bu sahnenin bir parçası olun.
İzleyici olarak, oyuncu olarak, fikir olarak, kalp olarak…

Çünkü bu sahne, hepimizin.

Mêrdin Brecht Sahne artık nefes alıyor.

Ve biz hep birlikte diyoruz ki:

“Perde bizimle değil, hepimiz onun arkasındayız.”

Hepinize, bu yolculuğun bir parçası olduğunuz için sonsuz teşekkürler.
Tiyatro bir devrimdir. Biz o devrimi burda gerçekleştirdik. Bu inançla sanatını icra etmeye çalışan, düşüncelerini sanatına harmanlayan ve bu yolda binbir zorlukla karşılaşan hatta bu yolda tutsak olan gerçek sanatçı dostların derhal serbest kalmasını temenni ediyor. Sanata asla zincir vurulmayacağı ve düşüncelerin özgürce sahneye aktarıldığı, her dilde seyirci ile buluşan özgür bir tiyatro şiyarıyla hepinizi saygıyla selamlıyorum. Mêrdin Brecht Sahneye bu özel gününe hoşgeldiniz diyorum. Yaşasın özgür tiyatro sahneleri."dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.