Türkiye'nin bugünlerde başta barolar olmak üzere mali müşavirlerle ilgili meslek kuruluşlarının çok önemli sorumlulukları olduğuna dikkat çeken Türker, şöyle konuştu: "Bu kuruluşlar kamu yararına hizmet eden kuruluşlar olmalıdır. Yalnız kendi üyelerinin çıkarlarını değil içinde bulunduğumuz toplumun da çıkarlarının korunması ve ulusal çıkarın herkese eşit mesafe de korunabilir hale getirmesi gereklidir."

Türker, DSP’nin kurucusu Bülent Ecevit'in 12 Eylül'den sonra 'Arayış' dergisinde 'baskıların olduğu dönemlerde bu tür meslek kuruluşlarının seslerini yükselterek gerçekleri dile getirmesi gerekir' bir anayasa olacaksa anayasanın nasıl olacağı konusunda duruş sergilemeleri gerekir demiştir”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır ziyaretine değinen Türker, "Türkiye'de artık bir Türkiye buluşması yerine federal bir yapıya geçiş olarak şehir isimleriyle buluşmalar yapılmaya başlandı. Başbakan'ın Cumartesi günü kamuoyuna barış ve Diyarbakır buluşması ile lanse ettiği günün ardından ziyaretimiz gerçekleşti. Üzülüyoruz çünkü medya da bu buluşma iki şarkıcının söylediği şarkının sözlerinden şarkıcının kimliğini ifade eden siyaset yaparak böbürleniyor. Oysa orada yaşanan tablo aslında Türkiye için manidardır. İktidar partisinin bile şu an Barzani olmasa Güneydoğu teşkilatlarında siyaset yapamayacağı ortaya çıkıyor. Kimsenin bilmediği ama bilmesi gerektiğini düşündüğüm bir olay oldu. Kapalı kapılar ardında petrol boru hattı ile ilgili görüşmelerin anlaşmaların mutabakatı yapıldı. Bu görüşmede hukuki olarak bizim yapabileceğimiz bir şey yok çünkü yansımayacak ama Barzani ve Türkiye'de bazı iş adamları arasında paylaştırılırken üzülerek söylüyorum ki PKK'ya da pay verildi. Böylesi bir yapının olduğu Türkiye'de gündemde hiçbir yerde koşulmuyor." dedi. 

TBB Başkanı Fevzioğlu da siyasi iktidarların merkeze insanı koyması gerektiğini belirterek, "Bu siyasi iktidar merkeze insanı koymuyor, kendisini koyuyor. Merkeze kendisini koyan bir siyasi iktidarın insan haklarını ve dolayısıyla Kürt sorununu çağdaş, demokratik, evrensel standartlara göre çözmesini beklemek çok gerçekçi değil" dedi.

Dershanelerin özel okula dönüştürülmesinin kolaylaştırılması yönündeki tartışmalara da değinen Fevzioğlu, dershanelerin eğitim sisteminin çarpıklığı sonucu ortaya çıktığını savundu.